Evet, mazinin sahralarında keşmekeşliğinize sebebiyet veren her birinizdeki meylü’l-ağalık ve fikr-i hodserane ve enaniyet, şimdi istikbalin saadet-saray-ı medeniyetinde fikr-i icada ve teşebbüs-ü şahsiyeye ve fikr-i hürriyete inkılab edecektir, inşâallah…

Hattâ diyebilirim ki: Ey Şark Vilayetlerindeki vatandaşlarım! Başkalarının sükûtî medreselerine nisbeten, sizin gürültülü olan medreseleriniz bir meclis-i mebusan-ı ilmiyeyi gösteriyor. Hem Şafiî olduğunuzdan ve imam arkasında kıraat-ı Fatiha ile semavî ve ruhanî vızıltılarınız sizi mezheben ve medreseten ve fıtraten وَاَنْ لَيْسَ لِلْاِنْسَانِ اِلَّا مَا سَعٰى nın başka bir unvanı olan teşebbüs-ü şahsiyeye teşvik ediyor.

Hem de her bir kemalin müessis ve hâmisi olan cesaret ve namus-u millet-i İslâmiye sizlere emrediyor ki: Nasıl ki şimdiye kadar dimağdan kalbe mecra açmakla, aklı kuvvete mezc ederek maarifinizi kılınçlarınızın hutut-u cevherinden öğrenmekle şecaat-i maddiyede terakki ettiniz. Şimdi ise kalpten fikre karşı menfez açınız. Kuvveti aklın imdadına ve hissiyatı efkârın arkasına gönderiniz. Tâ ki şecaat-i