Rahman’a Rezzak manası verilir. Rızık ise o derece zahir bir tarzda bir Rezzak-ı Rahîm’i gösterir ki zerre kadar şuuru bulunan tasdike mecbur olur.

Mesela bütün zîhayatın, hususan âcizlerin ve bilhassa yavruların, bütün zeminde ve fezada ihtiyar ve iktidarlarının haricinde gayet hârika bir tarzda hiçten ve mütemasil çekirdeklerden ve su katrelerinden ve toprak habbeciklerinden yetiştiriyor.

Hattâ ağacın başındaki yuvada kanatsız, zayıf kuşçuklara annelerini emirber nefer gibi gezdirir, rızıklarını getirttirir.

Ve aç bir arslanı yavrusuna musahhar eder, elde ettiği bir eti yemeyip yavrusuna yedirir.

Ve sair hayvanatın ve insanın yavrularına memeler musluğundan âb-ı kevser gibi hoş, mugaddi, safi, hâlis, beyaz sütleri kırmızı kan ve mülevves fışkı içinden bulaşmadan, bulandırmadan imdatlarına gönderir, validelerinin şefkatlerini yardımcı verir.

Ve bir nevi rızık isteyen umum ağaçlara, münasip rızıklarını onlara pek hârika bir tarzda koşturduğu gibi bir nevi maddî ve manevî rızık isteyen insanın duygularına; akıl, kalp, ruhlarına dahi pek geniş bir sofra-i erzak onlara ihsan ediliyor.

Güya kâinat, gül çiçeğinin yaprakları ve mısır sümbülünün gömlekleri gibi birbiri içinde sarılı, yüz binler ayrı ayrı, çeşit çeşit sofralardır ki o sofralar adedince ve onlardaki taamlar ve nimetler miktarınca diller ile ve ayrı ayrı, küllî ve cüz’î lisanlar ile bir Rahman-ı Rezzak’ı, bir Rahîm-i Kerîm’i bütün bütün kör olmayana gösterir.

Eğer denilse: “Bu dünyadaki musibetler, çirkinlikler, şerler; o ihatalı rahmete münafîdir, bulandırıyor.”

Elcevap: Risale-i Kader gibi Nur’un risalelerinde bu dehşetli suale tam cevap verilmiş. Onlara havale ile kısacık bir işareti şudur:

Her bir unsurun, her bir nev’in, her bir mevcudun küllî ve cüz’î müteaddid vazifeleri ve o her bir vazifenin çok neticeleri ve meyveleri var. Ve ekseriyet-i mutlakası, maslahat ve güzel ve hayır ve rahmettirler. Ve az bir kısmı, kabiliyetsizlere ve yanlış mübaşeret edenlere veya ceza ve terbiyeye müstahak olanlara veya çok hayırları sümbül vermeye vesile olanlara rast gelir. Zahirî, cüz’î bir şer, bir çirkinlik olur; bir merhametsizlik görünür.