olmayan Şark’ta, Garp’ta, bütün dünya adalet müesseselerinde cari ve hâkimdir.

Ben de din ve vicdan hürriyetinin bu ana umdesine güvenerek, yüzlerce âyât-ı Kur’aniyeye istinaden, medeniyetin bozuk kısmına, hürriyet perdesi altında yürüyen mutlak bir istibdada, laiklik maskesi altında dine ve dindarlara karşı tatbik edilen en ağır bir baskıya muhalefet etmiş isem kanunlar haricine mi çıkmış oldum? Yoksa, Anayasa’nın hakiki ve samimi müdafaasını mı yapmış bulundum?

Haksızlığa karşı, zulme karşı, kanunsuzluğa karşı muhalefet, hiçbir hükûmette suç sayılmaz; bilakis muhalefet, meşru ve samimi bir muvazene-i adalet unsurudur.

2- Bana zulüm ve cefayı reva gören devr-i sâbıkın yaptığı isnadların ikincisi, emniyet ve asayişi ihlâldir. Bu vehm ü hayal ile bu düzme isnad ile yirmi sekiz sene bana ceza çektirdiler. Memleket memleket, mahkeme mahkeme süründürdüler. Zindandan zindana attılar. Kimse ile görüştürmediler. Tecrit ettiler, zehirlediler, türlü türlü hakaretlerde bulundular.

Biz ki beş yüz bin fedakâr Nur talebeleri, memleketin her tarafında emniyet ve asayişin fahrî, manevî muhafızlarıyız; bize böyle bir isnadda bulunmaları günahların en büyüğüdür. Onlar bize o kadar zalimane ihanetlerde bulundukları halde; biz aslâ hislerimize kapılmayarak, gönüllerde emniyet ve asayişi temin yolunda, iman ve Kur’an’a hizmet yolunda, gafletle anarşiye sapanları, düştükleri fevza gayyasından kurtarmak yolunda çalışmaktan bir an hâlî kalmadık.

Muhterem hâkimler, şunu kat’î olarak arz ederim ki bu, delilsiz bir iddia değildir. Bizim zulüm ve menfa sahamız olan altı vilayetin altı mahkemesi, uzun ve ince tetkikler neticesinde, emniyet ve asayişi ihlâl yolunda hiçbir vukuat kaydetmemiştir. Bu hareketimiz ispat eder ki Nur mekteb-i irfanının talebeleri, kalpler üzerinde işler, emniyet ve asayişin bekçisini kafalara, kalplere yerleştirir. Bizim iman derslerimiz anarşiye karşıdır, bozgunculuğa karşıdır, farmasonlara ve komünistlere karşıdır. Memleketin bütün zabıta dairelerinden sorulsun, beş yüz bin Nur irfan mektebi talebesinden birinin olsun nizam ve intizama aykırı bir vukuatı var mıdır? Yoktur. Elbette yoktur. Çünkü hepsinin kalbinde, nizam ve intizamın en sağlam muhafızı olan iman bekçisi vardır.