Evet, şu asrın eşhas-ı muzırrasına karşı ilan etmiş olduğu cihad-ı maneviyede müşahede edilen muvaffakıyet-i fevkalâdenin, o güruh-u hazele ve rezeleyi iskât ve ilzam ettiğini, zerre kadar insafı ve iz’anı ve insaniyette hazzı olanın ikrar ve itiraf ve tasdik etmesi, vecibeden olduğu vâreste-i rayb ve zunûndur.

Sabri

***

(Şu fıkra Şamlı Hâfız Tevfik’indir.)

Altın yaldızla yazılması lâzım gelen eser-i âlînizde, Resul-i Mücteba Aleyhi Ekmelü’t-Tahaya Efendimiz Hazretlerine dil uzatan hain-i bîdin olan mülhid hainlerin kuruyası dillerini, inayet-i İlahî ve ruhaniyet-i Peygamberî ve şeriat kılıncı ile kesmeye muvaffak olduğunuz şu eser-i bergüzidenizi Cenab-ı Hak ind-i İlahîsinde ve nezd-i Peygamberîde kabul eylesin. Şefaat-i Nebeviyeye efendimi ve fakiri de nâil eyleyip sancak-ı Muhammedî (asm) tahtında cümlemizi ihvanlarımızla beraber haşreylesin, âmin!

Tevfik

***

(Yine Sabri’nin.)

Burak-ı tevfik ile hakaik-i semavata râh-ı urûcu irae ve tefhim için tanzim ve tasnif buyurulan ve her bir lem’a-i ulviyesi, aklî ve naklî binler âyât ve alâim-i imanı fevka’l-had izah ve ispat eden ve bir mirkat-ı iman ve bir mir’at-ı Vâcibü’l-vücud ve’l-Mennan olan ve saray-ı dâr-ı bekanın elmas bir miftahı bulunan Yirmi İkinci bahr-i hakaiki inayet-i İlahiye ile istinsaha muvaffak oldum.

Sabri

***

(Şu fıkra, hakiki ve birinci bir kardeşimiz olan Hakkı Efendi’nindir.)

Mükerreren mütalaa ve kıraat ederek arş kadar yüksek eserleriniz hakkında mütalaa serdine, bir kelime hattâ bir nokta ilâvesine kendimde cüret ve kudret bulamadığımdan dolayı, bu babda bir mütalaa dermeyanına imkân göremiyorum. Yalnız çok yüksek, cihan kadar kıymettar mübarek eserleri okuyup cehaletimiz hasebiyle