hem çok hanımların hem küçük yavrularının Risale-i Nur’u yazmaya başlamalarını ve Kur’an dersini çok masumların almasını bütün ruh u canımla tebrik ederiz.

اَلْبَاقٖى هُوَ الْبَاقٖى

Duanıza muhtaç kardeşiniz

Said Nursî

***

Kardeşlerim!

Siz müteessir olmayınız hem merak etmeyiniz. Yalnız, dua ile bana yardım ediniz. Çünkü birkaç gündür sol kolum çok ağrıyor, gece rahatsız ediyor. Kimseyi yanıma bırakmadığımdan oda içindeki zarurî işlerimi zahmetle yapabilirim. Zannederim eskiden beri bende bulunan kulunç illetinin bir şubesidir ki buranın mizacıma çok dokunan maddî havası ve kışı, o insafsızların evhamı, tazyikatları ve manevî kışı, damarıma dokunur. Âdeta bir yarım nüzul isabeti gibi ızdırap çektim. Fakat lillahi’l-hamd sizin makbul dualarınız, o tehlikeyi de hafif bir surete çevirdi. İnşâallah o suret de geçer; çok sevaplı faydası, yerinde kalır.

Kardeşlerim!

Salahaddin’in yazısına göre, o havalide dahi Asâ-yı Musa mecmuası çok faaliyettedir, fütuhat yapıyor. Demek, o tarafta o çok ehemmiyetli vazife-i Nuriyeyi yapıyor. Yüz bin elhamdülillah, yazanlara da yüz mâşâallah, bârekellah!

***

Aziz, sıddık kardeşlerim!

Evvela: Hadsiz şükür olsun ki Isparta, tam bir Medresetü’z-Zehra ve Camiü’l-Ezher olacağını ve olmaya başladığını, kahraman talebelerinin bu ağır şerait altında sarsılmadan faaliyetleri ispat ediyor. Diyanetçe ve Kur’an ve Risale-i Nur’a müştakane çalışmaları, hattâ Aliköyü’nde Alilerin gayretiyle çok çocukların talebeliğe girmeleri ve diğer bir köyün umum gençleri gecede Kur’an’a çalışmaları ve camiler cemaatle dolmaları, Nur şakirdlerinin çektikleri bütün sıkıntıları hiçe indiriyor.