o yağmur duasında küçücük fikrinde büyük ve geniş bu manayı anlar ki: Bu dünyayı bir hane gibi idare eden bir zat hem beni hem bu çocukları hem validelerimizi besliyor, rızıklarını veriyor. O vermese başkalarının faydası olmaz. Öyle ise ona yalvarmalıyız der, tam imanlı bir çocuk olur.

Bu münasebetle kısacık altı nokta beyan edilecek.

Birinci Nokta: Nimet ve rahmet-i İlahiyenin fiyatı, şükürdür. Biz, şükrü hakkıyla vermedik. Evet, rahmetin fiyatını şükürle vermediğimiz gibi zulmümüzle, isyanımızla gazabı celbediyoruz. Şimdi zemin yüzünde zulüm ve tahribat, küfür ve isyan ile nev-i beşer, tam tokada kendini müstahak etti ve dehşetli tokatlar yedi. Elbette bir parça hissemiz de olacak.

İkinci Nokta: Hadîste var ki: “Hattâ deniz dibindeki balıklar dahi günahkâr ve zalimlerden şekva ediyorlar ki onların yüzünden yağmur kesilir hattâ bizim de nafakamız azalır.” derler. Evet, bu zamanlarda öyle günahlar, zulümler oluyor ki rahmet istemeye yüzümüz kalmıyor; masum hayvanlar da azap çekerler.

Üçüncü Nokta: Âyette vardır: “Öyle musibetten kaçınız ki geldiği vakit zalimlere mahsus kalmaz, masumlar ve mazlumlar da içinde yanar.” Çünkü musibet-i âmmeden masumlar hârika bir tarzda yangın içinde selâmette kalsalar hikmet-i diniye bozulur. Çünkü din bir imtihan, bir tecrübedir. O vakit Ebucehil gibi fenalar, aynen Ebubekir-i Sıddık (radıyallahu anh) gibi tasdik ederler. Onun için musibet-i âmmede masumlar da bela çekerler.

Dördüncü Nokta: Şimdi malda ve rızıkta hileler ile sû-i istimal ile rüşvetle çok haram karıştığı ve ekinciler kendi malına hakkıyla sahip olmadığı ve on adamdan iki üçü tam rahmete müstahak ise ekincilerin malından istifade edenlerden beş altısı ya zulüm ile ya haram karıştırmakla ya şükürsüzlükle rahmete istihkakını kaybediyor.

Beşinci Nokta: Risale-i Nur, bu Anadolu memleketine belaların def’ine ehemmiyetli bir vesiledir. Sadaka nasıl belayı def’ediyor, onun intişarı ve okunması küllî bir sadaka nevinde semavî ve arzî belaların def’ine çok emareler ve çok hâdiselerle tebeyyün etmiş. Hattâ Kur’an’ın işaretiyle tahakkuk etmiş. Ve yazmasını ve intişarını men’etmek zamanlarında dört defa zelzelelerin başlaması ve intişarıyla durmaları ve Anadolu’da ekser okunması, İkinci Harb-i Umumî’nin