sahifesine, yalnız maddî bir ücret olarak birer altın hediye edecektim. Hakikaten ebedî bir gül fabrikasına kâtip tayin edildiğinize kanaatim kat’iyet kesbetti. Rabb-i Rahîm’e hadsiz hamd ü sena olsun. Tasavvurumda Hüsrev, Rüşdü bir tek isim gibi olmuş. İkinizi, Risale-i Nur’a ait her şeyde beraber biliyorum ve buluyorum.

Size اَوَمَنْ كَانَ مَيْتًا âyetine ait ve birden hatıra gelen ve Sabri’nin iki mektubunun –daha gelmeden– manevî tesiriyle yazılan bir tetimmeyi gönderdim. Bir derece mahremdir, has ve eminlere mahsustur. Şamlı Tevfik, Âyetü’l-Kübra Şuâ’ını, Hâfız Ali’nin otuz üç ‌لَا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ ile tevafuklu tarzda bana yazsa iyi olur.

Kardeşlerime birer birer selâm…

Duanıza muhtaç

Said Nursî

***

Aziz kardeşlerim!

Temadi eden tahribat-ı maneviye karşısında –lillahi’l-hamd– gittikçe Risale-i Nur’un mu’cizane mukavemeti ve satveti ve kıymeti tezayüd ediyor. Dalaletin temel taşı ve nokta-i istinadı olan tabiat tağutunu dağıtıp Kur’an elinde bir elmas kılınç olarak her tarafta nurları saçar, zulümatı dağıtır. Fakat dalaletlerin envaı çoktur. O nisbette risalelerin dahi ayrı ayrı meziyetleri, ehemmiyetleri var. Eğer kolay ise Tabiat Lem’ası’nı da bize gönderiniz.

***