ÜÇÜNCÜ KATRE

Tekrarat-ı Kur’aniyedeki i’cazın bir lem’asını beyan zımnında altı noktadan ibarettir.

Birinci Nokta: Kur’an; bir zikir kitabı, bir dua kitabı, bir davet kitabı olduğuna nazaran, surelerinde vukua gelen tekrar, belâgatça ayn-ı isabet ve ayn-ı hikmettir. Çünkü zikir ve duadan maksat sevaptır ve merhamet-i İlahiyeyi celbetmektir. Malûmdur ki bu gibi hususlarda fazlasıyla tekrar lâzımdır ki o nisbette sevap kazanılsın ve merhamet celbedilsin. Hem de zikrin tekrarı kalbi tenvir eder. Duanın tekrarı bir takrirdir. Davet dahi tekrarı nisbetinde tesiri, tekidi vardır.

İkinci Nokta: Kur’an, bütün beşerin tabakatına hitap ve deva olduğu için zeki gabî, takî şakî, zâhid gayr-ı zâhid, bütün insan tabakaları şu hitab-ı İlahiyeye mazhar ve bu eczahane-i Rahmaniyeden ilaç almaya hakları vardır. Halbuki Kur’an’ı tamamen ve daima okumak herkese müyesser değildir. Bunun için lüzumlu olan maksatlar, hüccetler bilhassa uzun surelerde tekrar edilmiştir ki her bir sure hemen hemen bir küçük Kur’an hükmünde olsun ki herkes suhuletle istediği vakit istediği sureyi okumakla tam Kur’an’ın sevabını kazanabilsin. Evet

وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْاٰنَ لِلذِّكْرِ

olan âyet-i kerîme bu hakikati ispat ediyor.

Üçüncü Nokta: Cismanî ihtiyaçlar vakitlerin ihtilaflarıyla tebeddül eder. Noksan ve fazlalaşır. Mesela, havaya olan ihtiyaç her anda var. Suya olan ihtiyaç, midenin harareti zamanlarında olur. Gıdaya olan hâcet, her günde olur. Ziyaya olan ihtiyaç, ale’l-ekser haftada bir defa lâzımdır. Ve hâkeza…

Kezalik manevî ihtiyaçlar da vakitleri muhtelif ve mütefavittir. Her anda “Allah” kelimesine ihtiyaç vardır. Her vakit “Besmele”ye her saatte “Lâ ilahe illallah”a ihtiyaç vardır. Ve hâkeza…

Binaenaleyh âyetlerin, kelimelerin tekrarı, ihtiyaçların tekrarından ileri geliyor. Ve keza o gibi hükümlere olan ihtiyacın şiddetine işarettir.