Mukaddime

بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ

Gayet acib ve garib ve beni gayet hayrette bırakan bir hâdise-i Nuriyeyi beyan edeceğim:

Risale-i Nur’un birinci medresesi ve tarlası olan Barla karyesine, yirmi beş senelik bir müfarakattan sonra, aynen meskat-ı re’sim Nurs karyesine karşı olan sıla-i rahimden daha ziyade bir sâikle geldim. Gördüm ki:

Aynen Nurs köyü vaziyetindeki o eski medresem gibi ve Nurs’taki babamın aynı hanesi gibi ve hakiki meskat-ı re’sim Nurs’a gelmişim gibi gayet hazîn ve lezzetli bir haleti hissettim. Birden ruhuma baktım ki Eski Said’in ve Yeni Said’in tarz-ı hayatını ve tarîk-i hakikatteki tarz-ı hareketlerini ve Risale-i Nur’un telif olunan merkezlerini bilmek için Risale-i Nur’un telifine merkez ve dershane olmuş olan yerleri gezdim.