M. Sabir’in Türkiye’de İslâmî inkişaf münasebetiyle memnuniyetini izhar eden bir mektubu

بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ

اَلسَّلَامُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ

Aziz, sıddık, muhterem kardeşlerimiz!

Dört adet mühim mektubunuzu, fotoğrafları ve Hazret-i Üstadın “Sözler” adlı eserini aldım. O kadar memnun oldum ki beyan edemem. Mektubunuzda okudum ki Türkiye’de Risale-i Nur ve İslâmiyet inkişaf ediyormuş; buna çok memnun oldum. Maalesef, eski hükûmet Üstada karşı muarız idi ve ona çok zulümler etti. Lâkin hakiki Müslüman olan bu Menderes, İslâmiyet’i baskıdan kurtardı. Var olsun. İnşâallah Türkiye, yakında eski yüksek makamını alacaktır.

Üstad ve Risale-i Nur’u neşredenler gibi mühim din adamları Türkiye’de vardır, hükûmetiniz niçin bunları İslâmî toplantıya göndermiyor. Salahiyetli adamlar Türkiye’de çoktur. Kanaatim şudur ki Üstad gibi âlim dünyada yoktur. Memleketimizden, Hazret-i Üstad gibi bir âlim çıkmadı. Maalesef ki kızıl Rusya ve kâfir Çin’den çok âlimler geliyorlar ve konferanslar vererek, gençleri yavaş yavaş fikren zehirlemektedirler. Eğer Türk milleti büyük Türk âlimleri gönderirse Pakistan’da ve bütün İslâm dünyasında büyük tesirleri olacaktır.

Biz Pakistanlılar Türkiye’yi İslâm dünyasının lideri olarak görmekteyiz.

Türkiye, İslâm dünyasının garbî kalesidir. Türkiyesiz ittihad-ı İslâm mümkün değildir. Size, Üstada dair makalelerimi gönderdim. Üstada dair makalemi ve “Şarkî Türkistan’da Çin Emperyalizmi” adlı makalemi neşrettim.

Pakistan’da ne Türkçe okulu, ne kütüphanesi, ne çalışkan adamları ve sefaretinizde de Urduca bilen adam yoktur. Onlar, Pakistan’ın gençleriyle temasta değildirler; Urduca neşriyatları da yoktur. Eğer bazıları onları davet etseler iştirak etmiyorlar. Basın Ateşeliğinizde dine dair malûmat ve kitap da yoktur.