Yedinci Reşha: Bilirsin ki sigara gibi küçük bir âdeti, küçük bir kavimden, büyük bir hâkim, büyük bir himmetle ancak daimî kaldırabilir. Halbuki bak bu zat (asm) çok büyük âdetleri hem inatçı, mutaassıp büyük kavimlerden, küçük bir kuvvetle, küçük bir himmetle, az bir zamanda ref’edip yerlerine öyle bir secaya-yı âliyeyi dem ve damarlarına karışmış olarak vaz’ ve tesbit eyliyor. Bunlar gibi daha pek çok hârika icraatı yapıyor.
İşte şu asr-ı saadeti görmeyenlere Ceziretü’l-Arab’ı gözlerine sokuyoruz. Yüz feylesofu alsınlar, oraya gitsinler, yüz sene çalışsınlar. O zatın (asm) o zamana nisbeten bir senede yaptığı icraat-ı âliyenin yüzde birisini acaba yapabilirler mi?
Sekizinci Reşha: Hem bilirsin ki küçük bir adam, küçük bir haysiyetle, küçük bir cemaatte, küçük bir meselede, münazaralı bir davada; hicabsız, pervasız, küçük fakat hacaletâver bir yalanı düşmanları yanında hilesini hissettirmeyecek derecede teessür ve telaş göstermeden söyleyemez.
Şimdi bak bu zata (asm); pek büyük bir vazifede, pek büyük bir vazifedar olarak pek büyük bir haysiyetle, pek büyük bir emniyete muhtaç olduğu bir halde, pek büyük

